2 YAŞ SENDROMU-HAYATIMIZDA NELER OLUYOR?

02:17


Uyku eğitimini başarıyla tamamlamış olan bebeğinizin hiç eğitim almamış gibi gece 11-12 lere kadar uyanık kalıp sabah 8 de ayakta olması öğle uykusunu 1 saatten uzun uyumaması, mız mız, inat ve sinirli olmasının tek açıklaması olan o sendromlu günlerdeyiz işte...

Kendini göstermeyi en sevdiği, istediğini yaptırdığı ve bizi muhteşem yönlendirdiği bu günlerde buraya minik bir not bırakmak istedim kim bilir belki yıllar sonra okur Doruk Bey'de neler yapmışım der :)

Herkesten duyduğum o sözü bende söyledim. ''Çocuğumu tanıyamıyorum''! İstediği şeyi yaptırma mücadelesi, ben yapıcam mücadelesi... mutluyken bir anda sinir küpü bir bebek haline gelmesi, kendini yerlere atıp hatta yere kafa atması! gece uykudan uyanıp ağlama krizlerine girmesi...

Bu süreci nasıl atlatmaya çalışıyoruz, biraz görmezden gelerek bolca da dikkatini başka bir yöne çekmeye çalışarak...  Gece gündüz farketmiyor bizde müzik açıp dans etmek Doruk'u rahatlatan şeylerden biri... Özellikle benim oturmamı istemiyor nedense :) elimden tutup piste davet ediyor ve beraber oynuyoruz :)  Sendrom dönemi şanslıyız ki bahar dönemine denk geldi ve iyi ki park var :)

Sendromlu günü max. yapmışsa neredeyse tüm gün park günü olabiliyor bu sayede dikkati başka şeylerde olduğu içinde huysuzluğu minimuma iniyor. Parka gidelim mi? sorusunu tamamlayamadan dolabının önüne gidip montunu giymek isteyen ve ardından ayakkabılığın önüne gidip ayakkabılarını isteyen doruklu günlerdeyiz şu günlerde:) Bir de akşam en az 1 saat (tabi şanslı günümüzdeysek odadan kriz yaşayıp çıkmak zorunda kalmıyorsak) uyumadan önce türlü şirinlikler yapıp, kendince sohbet eden bir bebekle bazen sinirli ki çoğu zamanlarda gülmemek ciddi durmak için kendimi zorladığım anlar yaşıyorum. Bol boool sabır gerektiren günler yani :)

Hayal gücümüzü en çok kullanacağımız günler birde, ağlama krizindeyken aaa duydun mu ay dede bizi çağırıyor hadi koşalımmm deyip cam kenarında dakikalarca oturmamız ve uydurma hikayeler anlatmamız gereken anlar da yaşamıyor değiliz, dışardan bakınca ne kadar da komik duruyoruz aslında :)

Her şeyi elleyip kurcaladığı en yoğun dönem çünkü keşfetmek ve öğrenmek istiyor, ben hayırcı bir anne değilim ona zararı olmayacak şeyleri karıştırsın dağıtsın istiyorum çünkü biliyorum ki en iyi öyle öğrenecek, mutfakta karıştırabileceği 2 çekmecesi var onun dışındakileri açmasını istemiyorum onu kapatalım bak burayı açalım mı neler var burda diyerek dikkatini o tarafa çekiyorum ve asla 'CIS' kelimesini kullanmıyorum hatta öyle ki Doruk bu kelime ne demek bilmiyor bile başkası söylediğinde bana bakıyor ne demek istiyor diye :) anlatabildiğim ölçüde sebep-sonuç göstererek tanıtmaya çalışıyorum. Sıcak birşey içerken yanımıza geldiğinde 'CIS' demektense bir kaç defa dokunduğunda elinin yanabileceğini anlaması için ufaktan ısıyı hissettirdim, bence bu yöntem onun aklında yer ediyor ve sonucunda ne yaşayacağını az buçuk anlayabiliyor. Demek istediğim aslında şu ki herşeye hayır dedikçe de bebeğimiz hırçınlaşabiliyor, o yüzden orta yolu bulmak daha mantıklı oluyor.

Bu dönemde her zaman anlayışlı olamıyor tabi insan o yüzden destek şart! baba, anneanne, babaanne, dede kim varsa yakınınızda paslaşmak şart:) Bizde anneanne ve baba büyük destekçi :)

Yaşayarak deneyimliyoruz nasıl davranacağımızı, çözüm üreteceğimizi... bu güne kadar yaşadığımız bizim deneyimlerimiz böyle sizinkiler nasıl?




AYRICA MERAK EDEBİLECEKLERİNİZ

0 yorum

Bumerang - Yazarkafe

Flickr Images